Kollektif zeka ile bağ kurmak ve cevapları bulmak
Kollektif zeka yani hepimizin ortak zekası ve belki de Yaratıcı’nın bütünsel zekası olarak tanımlanabilir. Birimizin kavrayamadığını digerimiz kolayca kavrarken bu geçişleri hayatımızda nasıl hızlandırabiliriz ?
Bir kişi hayat boyunca hiç para sıkıntısı çekmezken öteki para ile ilgili hiç bir açılım yaşayamıyor. Birisi kolayca aradığı aşkı bulurken diğeri bir ömür yalnızlık veya hasret çekiyor. Kimisi doğuştan güzel kabul edilirken, öteki güzel hissetmek için bir servet harcıyor. Bütün bu kavramlar bize kollektif bir zeka düzeyinden, gezegenlerden, atalardan, bilinçaltımız yolu ile aktarılıyor. Güzellik algısı, bolluk bilinci veya aşk yaratma öğretisi…
Yıllar önce ofisteki bilgiyasayarım bozuldu ve ne zaman bilgisayarım bozulsa çaresizce öfkelenirdim çünkü kendim çözemezdim. IT departmanında arızalarla ilgilenen kişi ise sürekli pozitif, herşeye gülen, sorunları sorun etmeyen, hızlı çözüm getiren bir mizaca sahipti. Acil işlerimi halletmek için öfke içinde elim telefona sarılırdı ancak bu pozitif enerjisini nasıl karşılayacağımı bilemezdim ve birden o çok da ugraşmadan sorunlar çözülürdü.
Bir gün tuhaf bir şey oldu. Elime telefonu aldım ve IT departmanındaki personelden destek için mesaj atıyordum, daha ona mesaji göndermeden teknik sorunların çözüldüğünü farkettim ve bu durum çoğu kez tekrar etti. Bu durumu onunla paylaştım, biliyor musun bazen sana mesaj atmak için telefonu elime alıyorum ve sihirli bir şey oluyor, sanki senin zekanla bağ kuruyorum ve birden senin gibi düşünmeye başlıyorum… Daha da önemlisi teknik sorunların kendi kendine düzelmesiydi. O da güldü geçti yine … Daha sonraları başka şirketlerde aynı olaylara tanık oldum. Teknik problemi yazıyorum ve problem kayboluyor! Eğer benim gibi psikoteknik olarak, farkında olmadan, zihninizin farklı algı düzeylerini kullanıyorsanız belki bu bağlantı sizde de kuruluyor olabilir. Iletişimin sadece konuşularak veya yazılarak kurulmadığı gerçeğini sizlere yeniden hatırlatmak istedim. Örneğin dergahlarda üstadın sadece yanında durmak en büyük öğreti aktarım biçimidir. Bazen insanlar bana mesaj atıyor ve birbirimizi tanımadığımız halde beni rüyalarında gördüklerini ve onlara önemli bir konuda rehberlik verdiklerimi yazıyorlar. Ben de mutlu oluyorum. Burda olan şey kollektif zekayı kullanarak o kişinin açık zeka kanalları ile bağ kurmaktır. Herkesin zekası aynı konuda faal olmayabilir. 12 tip zeka türü varsa hepimiz farklı konularda iyiyiz demektir ve birbirimize konuşmadan da bu ekolleri aktarabiliriz. Peki bu aktarım nasıl kolay açılabilir ?
Biraz önce anlattığım gibi elime telefonu alıp mesaj atma eğilimi, beni teknisyen ile iletişim kurma realitesinin tam içine sürdü. Örneğin Rahmi Koç’u seçelim. Ona bir konuda fikir sormak için ona mesaj, mail atacak olalım ve titizlikle sorularımızı hazırlayalım. Aslında bu maili hazırlarken bilincinize cevapların aktığını farkedeceksiniz ve “send” tuşuna basmadan mailiniz cevaplanmış olacak. Işte bu kollektif bilinç. Kendinizi bu realitenin içine sürdüğünüzde enerjiniz ve frekansınız bu kişi ile uyumlanmış oluyor.
Keyifli uygulamalar !
Demet Yıldırım
demetyildirim.com