Ruhsal Çalışmalar, psikoterapiler, danışmanlıklar yıllarca sürer mi ?
Geçenlerde karşıma bir psikoloğun yazısı çıktı, şöyle diyordu, kendi kalıtsal travmalarımı yıllarca süren terapilerle regüle etmeyi başardım. Sıra sizde!
İnsanlık için hala terapi veya danışmanlık almak bir çeşit lüks tüketim gibi duruyor.
Bu güdümle kişiler danışmanlık için bilgi alma hareketine geçtiğinde çoğunlukla çekine çekine süreç ile ilgili soru soruyorlar ve endişeli bekleyiş varsa final soru hiç değişmiyor :
Peki kaç seans sürer ?
Ben de diyorum ki bunu ancak ruhunuz bilebilir, belki bir çalışmada sıçrama yaşayacaksınız. Ben veya başka uygulayıcı bir başkasının sıçrama kapasitesini belirleyecek kişi rolünde değiliz. Mesele hazır olmanız.
Peki ya bu durum bir kısır döngü haline dönüştüyse?
Şimdi madalyonun öbür yüzüne bakalım.
Kuşaklar boyu yıllanmış travmalarınız var, bir kaç kere bulunduğunuz yerden sıçramayı kendi çabanızla başardınız. Ancak nasıl olduysa başa dönüyorsunuz. Şimdi size bir el uzansın istiyorsunuz. Ancak yeniden aşağı düşme ihtimaliniz de yüksek. Uçurumdan yeniden düşme ihtimalinize karşın yolu yalnız yürümek yerine bir elin her an sizi çekip çıkarma şansına sahip olmak istemez misiniz ?
Kuantum sıçramayı çoğu insan kendi aldığı kararlarla yaşayabilir ancak kısır döngüden çıkmak süreç içinde takip gerektirir. Bu da seansları sürekli kılar !!!
(Kuantum sıçrama yaşamak için, işlemeyen- size hizmet etmeyen bir döngüyü kararla sonlandırmak ve cesaretle yeniye adım atmak esastır.)
Örnekle tek bir seansta yıldız yükseltmeyi deneyimleyebilirsiniz, gerçekten popüler ve çekici hissedersiniz. Peki ama bu durum nasıl kalıcı olabilir? Yıldızımız tekrar düştüğünde süreci tek başımıza nasıl yöneteceğiz? Genellikle yıldızı yükselen danışanlar “ben oldum” diye hazır olmadan seansları terk etme eğilimine giriyor. Bu tutuma daha çok kök çakrası zayıf insanlar kapılmaktadır. Sonra başladığı yere geri dönmek var …
Ayaklarımız gerçekten yere sağlam basmalı ve asla aceleci olmamalıyız.
Danışmanlık sürecini doğru yönetmek:
Diğer bir konu ise danışmanlık süresince düşmeye ve kalkmaya izin vermektir. Yine mi olmadı, bizim yüzümüz ne zaman gülecek şeklinde yorumlar sizi kişisel gelişimin dışına atar.
Bunun yerine bu durum bana ne öğretiyor demelisiniz, sadece bu yaklaşım bizi geliştirebilir.
Kötü sandığımız şeylerin danışmanlık süresince olması belki de bir hediyedir. Böylece rehberlik alıp farkındalıkla eski tekrar eden döngülerden çıkabiliriz.
Olağandışı Beklentilere Kapılmamak :
Bir de ütopik-ayakları yere basmayan beklentiler geliştirmemek danışmanı tanrısallaştırmamak konusu var.
Bazen benim yaptığım çalışmalarda dualar olağanüstü çözümler açtığı için danışanlarda imkansız kavramı zaman zaman kayboluyor. Yoğun bakımdaki hastalar uyanıyor, asla olmayacak denen şeyler oluyor. Yine de bu durumlar kişiseldir, hiç bir çalışma ötekinin referansı değildir.
Neden mi ? Çünkü koşullar farklı !
Ruhsal Çalışma ve Psikoterapi Farkı Nedir ?
Ruhsal çalışmada farkındalık ve kuantum karar ile sıçrama esas iken, psikoterapilerde teknikler ve analizler esas alınır.
Evet terapiler yıllarca sürer, ruhsal çalışma ise bazen sadece bir saat sürer. İki ekolü aynı anda işlemek en güzelidir.
Şifacı mı kolaylaştırıcı mı ?
Danışanlar her seansta sürece katılmalı interaktif çalışma yapılmalı ve birlikte başardık duygusu oluşturulmalıdır.
Asla hiçbir danışana ben çözerim, sen hiç bir şey yapma gibi cümleler kuramayız. Hiç bir rehberlik kişide bağımlılık yaratmamalı ve bir kişinin aslında ötekine sadece alan tuttuğu unutulmamalıdır ve bu alan tutan kişiye kolaylaştırıcı denir.
Not : Alan Tutmak Nedir ? Danışan meditatif halde iken doğru soruları sorarak boşluğun içinde kişinin kendi cevaplarını bulmasını sağlamaya alan tutmak denir.
Peki doğru rehber nasıl seçilir ?
Cevap, iç sesinizi dinleyerek !
Cevap, iç sesinizi dinleyerek !
Rehberlik süreçleri hassastır.
Pormosyonlarla rehberlik dağıtamayız.
Size dokunan insan, ruhunuzdaki ışığı çalıştıran insan sizin için doğru kişidir. Başkalarının seansları her zaman doğru referans değildir.
Seanslarda disiplin esastır.
Bir görünüp bir kaybolan danışan ben hazır değilim demektedir. Parasal ödemeleri bahane eden danışanın ruhu çoktan çalışmadan kopmuş ve başka arayışlara yönelmiştir.
Sonuçta para sizin çekip-ittiğiniz bir enerji boyutudur.
Frekans çalışması nedir ?
Bu çalışma danışanlar için en keyifli boyuttur. Bir konu seçilir ve örneğin bolluk ve berekete niyet edilir ve anda kalarak, bioenerji teknikleri ile bedendeki saf chi enerjine ulaşılır. Bu chi enerjisi ritmik bioenerji, nefes, dualar ve niyetle saf enerjiye dönüştürülür ve tamamen serbest bırakılır. Ardından beklenmedik şeyler gerçekleşir. Çünkü bu enerji zihinle bulanık olmayan enerjinin saf halidir.
Danışanı yüksek beklenti içine sokmak neden tehlikelidir ?
Eğer danışana kurtarıcı rolü ile yaklaşıp vaadlerde bulunursanız vaadin gerçekleşmemesi durumunda derin bir depresyona girebilir.
Size olan inancı ile birlikte inandığı bir çok şey yıkılır.
İlahi planın süprizlerini kim bilebilir ?
Tek gereklilik pozitif beklenti alanını korumaktır.
Geçenlerde bir yazı yazmıştım, Sevgili şifacılar diye başlıyor; depresif hisseden danışanlara ağır travma analizi yapılmamalı, onun yerine serotonin artırıcı çalışmalar yapılmalıdır.
Onu da okumanızı tavsiye ederim.
Sevgilerimle,
Demet Yıldırım