Ritim Tutturmak ;
Farkında mısınız ? Bir konuda ritim tutturmak büyüleyici bir şey !
Her şeyin bir ritmi var, dakikaların, saatlerin, günlerin, ayların ve mevsim döngülerinin ..
İşte bu doğanın iradesi ve gerçekten hayranlık verici !
Ekolojik sistem başına buyruk ve hoyrat değil,
Güneş sadece canı istediğinde açmaz, ağaçlar belli bir ritimde meyve verir ve hayvan popülasyonları belli bir ritimle çoğalır. Felaket dediğimiz doğa olayları bile yıkım ile birlikte yeni bir düzen getirip doğaya yeniden başlama (re-start) olanağı sunar.
Bu sebeple hayatı felaket yağmuruna tutulup da intihara meyledenlerin unuttuğu bilgi şudur; Güneş yeniden doğacak !
Dün şifacılık ve dualarla iyileşme ile ilgili ön yargıları kırmak için bir yazı yazmıştım, tekrar iletiyorum :
“Frekans yükseltmenin çeşitli yöntemleri vardır. Şifacı; ses terapisi, ritmik nefes, dua, mantra, olumlama, onurlandırma, yükselmiş varlıkları davet etme, kristale uyumlanma gibi yöntemlerle önce kendi enerji bedenini yükseltir. Ardından iyileşmek için kendi alanını açan kişiye oluşturduğu yüksek titreşim alanını aktarır.
Dualarla çalışırken zihnin yargılarının sessizleşmesi ve ruhun teslimiyet geliştirmesi önemlidir. Duaları zihinle okumak yerine, kişinin bedenini dinleyip ruhunda açtığı kanalları farketmesi doğru olan yaklaşımdır. Ritmik sayılar yeni bir frekans alanı açar. Yüksek titreşimler her şeye etki ettiği gibi frekansı düşen organların çalışma ritmine de etki eder. Zihinsel alanda kalanlar ve bedensel ritmini yükseltemeyenler ile korkularını dönüştürememiş olanlar şifacılık yapamazlar. Şifacının kendi inanç sistemindeki boşluklar ve soru işaretleri şifanın akışını durdurur. Şifacı gerçekte sadece kendi yüksek titreşim alanını aktarır. Ve bu aktarım çoğunlukla sözel değildir. Bu sebeple üstadların yanında sadece durmak bile aura titreşim yoğunluğunuzu etkiler.”
Burda anlatmaya çalıştığım konu, şifa sunan olguların aynı zamanda RİTMİK olması !
Frekans yükseltmek dediğimiz yüksek titreşimler belli bir ritme bağlıdır.
Mesela bioenerji kullanarak başkasına yeni bir titreşim aktarırken ritmik nefes almayı bırakırsanız, bu kişiye enerji vereceğinize onun enerjisini çeker ve düşürürsünüz. Harika ?!
Bir gün bir danışanım benimle çalışma yaptıktan sonra maalesef kıtlık bilincine kapılıp kendine bedava bir theta seansı yarattı ve bu çalışmadan sonra 3 hafta boyunca ondan hiç bir sinyal alamadım. Meğer çalışma yapan kişinin frekansı kendisinden daha düşük olduğu için bu kişinin bedenindeki tüm ağırlıklar danışana geçmiş. Diz ağrısı gibi tuhaf bedensel ağırlıklar başlamıştı. Daha da ilginci seans veren kişi ona bir daha ücretsiz seans yapmayı teklif etmiş, sebep olarak şunu söylüyor : Sen bana çok iyi geldin !
Neyse tekrar frekansı yükseltip o realiteden çıktık…
Yani şifacılık konsepti altında enerji bedenimizi herkese açmamalıyız…
Bioenerji dışında düzenli (ritmik) olarak yoga veya kardiyo ile göbek çakranızı çalıştırırsanız bir süre sonra toplumda daha prestijli bir yere gelirsiniz. Bunun nedeni sadece gelişen kas yapınız değildir. Solar plexux enerji merkezini çalıştırmak bir güneş gibi parlamanızı sağlar.
Hiç ritmik nefes meditasyonuna katıldınız mı ?
Duygu durumunuz çalışma sonrasında tamamen değişir, kötü enerji dediğimiz ağırlık veren duygular nefesle dışarı çıkma imkanı bulurken, oksijenle yeni bilgiler yüksek frekanslara dönüşür. Seanslarda da bu sebeple nefesi daima kullanırız.
Bu bir bedensel ritim çalışmasıdır.
Yaşam ritmi değişmeden hiçbir şey değişmez.
Sabahları erken uyanıp spor yapma tutkunuz varsa ve uzun süredir eyleme geçemiyorsanız aslında bu durum değişime olan hasretinizi anlatır. Beden ritmini değiştirmek istemektedir.
Hiç bol su içtiğinizde bedeninizin daha fazla su istediğini farkettiniz mi ?
Tebrikler. Bedeninizin su alma ritmini değiştirdiniz.
Yada sabahlaı hep 7.20 de uyanıyorsanız, 7.00 de uyanmanız gerektiğinde neden işkence çektiğinizi farkettiniz mi ?
Şimdi bu durumu formulize edelim :
“Değişim için bedenin ihtiyacı olan yeni bir ritimdir. Bugün zihninizi zorlamak yerine yaşamınızda yeni bir ritim yaratın. Belki başlangıçta canınız bol su içmek istemeyecek ve ritmik olma konusunda sıfır motivasyonla yola çıkacaksınız. Ancak alışkanlıklarınız değişince bedeninizin buna adapte oluşunu hayranlıkla izleyecek ve doğanın ritmik bir parçası olduğunuzu farkedeceksiniz.”
Zamanı yönetemeyenler iyi bir ritim tasarımcısı olamazlar. Bir duvar saatinin arada durduğunu düşünün, bu kabul edilemez !
Eylem planlarınıza saat kısıtlaması getirmek spontanların hoşuna gitmese de gereklidir.
Örneğin çekim yasası kitaplarında “yeni bir duygu hali” yaratmaktan bahsedilir.
Örneğin lüks bir araca binmek.
Eğer bu duygunuz ritmik olmazsa çekim gücünüz çalışmaz.
Bir de lüks araç sahibi olmakla ilgili önyargı ve korkularınız varsa yada kökleriniz gelişmemiş ve yeteneklerinizi keşfedip eyleme geçmemişseniz her şey boş bir hayale dönüşür.
Üretmekle ilgili de ritmik olmak önemlidir.
Örneğin yeni bir şarkıyı piyasaya sunmayan ses sanatçısı sektörden dolaylı olarak çekilir.
Daha önce ne kadar efsane olduğunun bir önemi yoktur.
Yada yeni bir otomobil modeli piyasaya sunmayan markaların ritmi düşer.
Yada yıldızı …
Çok ilgi çeken yıldız yükseltme çalışmalarında ritmik ve yüksek frekans kullandığımızı daha önce defalarca yazmıştım. Tabi önce kalp kırıklığını dönüştürmek gerekiyor.
Ayrıca sürekli duygusal acı içinde olmak ve aşk acısı çekmek oldukça düşük ritimdir. Bu duyguların mutlaka “aşkta coşku” ritmi ile yer değiştirilmesi için içsel bir çalışma yapmak gerekir.
Son olarak ritmik müzikler de bizi canlandırır ve enerjimizi dönüştürür,
Öyleyse şu şarkı benden size gelsin :
Youtube /
Daphne Willis – Do it Like This !
https://youtu.be/-YJYcgl-yq0
Sevgiler,
Demet Yıldırım
@layaholistic
Seanslar : 05315104865
Mağaza ve Eğitim Atölyesi : @laya.store
demetyildirim.com
